Şubat 19, 2007

Tayyip Erdoğana Suikast mı Yapıldı ?

Tayyip Erdoğanın arabada kilitli kalması bir suikast girişimi olabilirmi ?

Neden böyle bir teori kurma gereği hissetildi ?
Aşama aşama olaylara bakarsak bunun neden beni düşündürdüğünü göreceksiniz...

Tayyip beyin daha önce bu tip hastalığı var mı ? ( Başka söylentiler olsada doktorların açıkladığı sebeplerden dolayı herhangi bir rahatsızlığı yok. )
Sanırım bu bilinmiyor araştırmalarımda bu tip bir rahatsızlığın daha önce oluştuğu yolunda bir bilgi yok...
Varsa doktorları o dönemde ramazan nedeni ile kendisini ikaz etmişmiydi ?
Doktor kontrollerinde bu ikaz hiçbir şekilde belirtilmemiş...
Yediği bir yemekten sonra tetikleyici etki olmuş olabilir mi ? Yani bir ilac etkili olmuş olabilir mi ?
Burası önemli bu konuya daha sonra değineceğim... Belirlenen bazı tetikleyiciler ile belli bir zaman içerisinde bu kriz meydana getirilebilir mi ?
Acil durum prosüdürleri gereği araba kilitli kalması durumunda ne yapılması gerektiği bilinmiyor mu ?
Bilinmesine rağmen o gün ne oldu ise bu prosüdür uygulanmamış olabilir mi ?..

Tüm bu soruları sorduran nedir ?

İlk önce olayın gelişimine bakalım... Tayyip Erdoğan arabada fenalaşıyor ve araba hasteye doğru yol almaya başlıyor.
Fenalaşma bayılma şeklinde olduğu için araba içerisinde Tayyip bey herhangi bir söz sarf etmemiş.
Araba hasteneye geliyor ve Tayyip beyi arabadan indirmek için müdahale girişimi başlıyor. Araba kilitleniyor.
Arabanın kilitlenebilmesi için şöfürün de arabadan inmesi gerekiyor ???? Bu durum şaibeli arabadan şöfürün neden indiği araştırılmalı...İndikten sonra kilitleme sisteme nasıl çalışıyor, her sistemin mutlaka bir B planı olduğu gibi kilitleme sistemindede daha sonra açılması için bir başka şifre çözücü var mı ?
Kilitli kalan arabanın açılması için girişimler başlıyor. Açılmayan arabaya müdahale balyoz ile camın kırılması sonucu oluyor.

Peki balyoz bulunmasa ne olacaktı ?
Tayyip Erdoğan_2

Balyoz bulunmasa biraz daha zaman geçmesi ile krizin etkisi daha fazla hissetilecekti. Şeker koması olarak adlandırılan bu kriz ne kadar süre içerisinde müdahale edilmesi gerektiği biliniyor olabilir mi ? Bu sürede müdahale yapılarak acaba bir ikaz mı verildi. Veya araba başka bir hastaneye gitse ve bu hastane çivarında balyoz olmasa ne olurdu ?

Kısaca bu bir yerlerden Tayyip Erdoğana ihtar olarak geliştirilmiş bir senaryo olabilir mi ?

Şimdi olayın gelişmesinden sonra bugünlere gelelim ve Tayyip Erdoğanı yeniden inceleyelim. Şu an 2007 nin Ocak ayları ve Tayyip bey ABD hakkında fazlaca mualif bir görüntü sergiliyor. Neden acaba ????

Tayyip Bey yukarıda yazdığımız suikast girişimini öğrenmiş olabilir mi ? Bunun nereden ve nasıl oluştuğu hakkında bir bilgi almış olabilir mi ?
Aldığı bu bilgiler acaba nereyi işaret ediyor ? ABD ye bu sıralar yüklenmesinin ardında bu olabilir mi ?

Bu suikast girişimi planlanmış ve uygulanmış ise kime ne denmek istenmiş olabilir ?

Bunun için bu olayın öncesine giderek tekrar olay gününe kadar geçen süreci izleyelim. Olay ne zaman oluyor : 17 Ekim 2006
Bu tarih öncesinde kronolojik bir inceleme yapalım... Tarihsel süreçte son 5-6 ay geri gidelim ve bu olayla bağlantısı olabilecek gelişmelere bakalım.

1 - Tayyip Bey tarihi gafını yapıyor ve " askerlik yan gelip yatma yeri değil " diyor.
2 - Fransada Ermeni Tasarısı kabul ediliyor.
3 - ABD PKK konusunda herhangi bir gelişme kayıt etmiyor. Tayyip bey bu arada ABD ye gitip ( 2 Ekim ) geliyor.
4 - PKK için ABD ve TÜRKİYE'den koordinatör ataması yapılıyor.
5 - Org. Büyükanıt birçok itiraza ve karalamaya rağmen Genelkurmay başkanı seçiliyor.
6 - Türkiye Lübnana asker gönderiyor.
7 - Komutanlardan irtica hakkında sert açıklamalar gelmeye başladı.
8 - İsralin Lübnan savaşı tamamlandı.
9 - Tayyip Erdoğanın Cumhurbaşkanı seçilmesi ile ilgili senoryalar gündeme gelmeye başladı.

Tüm bu gelişmelerin ışığında Tayyip Bey'in büyük sıkıntıları olduğu ve dengeleri oluşturamadığı görülüyor.

Bazı yerlerden bunlardan dolayı Tayyip Beyin verdiği sözler kendisine hatırlatılmak istenmiş olabilir mi ?

Bu bir suikast girişimi olabilir. Yukarıda açıklamaya çalıştığım sebeplerden dolayı bu olayın bir şeylerin sonucu ortaya çıktığı kanısına kapılıyorum. Çünkü yaşanan olay oldukça farklı ve iyi incelendiğinde bazı işaretler bulmak mümkün...

Bazı işaretlere örnek verecek olursak :

Konuyla alakası olmasa bile suikast girişimine deyiniyor...

http://www.milliyet.com.tr/2006/10/18/yazar/civaoglu.html

Yazar burada yazısının sonunda konuyla alakası olmayan bir yaşanmış olayı anlatıyor. Ancak anlattığı olay
Turgut Özala yapılan suikast girişimini örnek gösteriyor.
Tayyip Erdoğan_3

Aynı konudan devam edecek olursak Turgut Özalada Cumhurbaşkanlığı öncesi bir suikast girişimi olmuştu.

Ukraynın şu an seçilmiş olan başbakanı için bu tip bir ilac sonucu yüzünün sivilce içinde kalması ve hastalanması örnek gösterilebilir.

İnsanlar genelde suikastların sadece silahla yapıldığını zannederler. Halbuki tarihteki birçok önemli suikast “gizli yöntemlerle” yapılmıştır.
Bunların arasında yavaş yavaş zehirlemeler, kalp krizi geçirten damar tıkayıcı ilaçlara, kanser yapıcı yüklemelere, vücut direnci ve savunma sistemini bozan muhtelif mikropların (eğer kesin olarak öldürülmek isteniyorsa bir tür kokteyl şeklinde enjekte edilir) yüklemesine kadar birçok yöntem mevcuttur. Üstelik bugün dünyada bu alanda gizli servisler çok öldürücü veya amaca bağlı
olarak tıbbi arazlar çıkartıcı veya tedricen yok edici ilaçlar, karışımlar keşfetmişler ve bu gizli silahları “kara bilim laboratuarları”nda geliştirmişlerdir.

Böylelikle bu güçler çaktırmadan ülkede bir politikacı, bürokrat ve aydın kırımı yapabilirlerdi. Turgut Özal’ın ani ölümü buna en somut örnektir.
Ayrıca yakın dönemdeki bazı ölümlerde “gizli suikast” yöntemi kullanıldığına dair şüphelerim olduğunu şimdilik belirtmekle yetineceğim.

Şimdi düşünmeye devam edelim Cumhurbaşkanı seçilmesi için önünde fazla bir engel olmayan Tayyip Erdoğan nasıl engelleebilir ?

İlk önce bu tip rahatsızlıkları oluşturacak yukarıda anlatmaya çalıştığım gizli operasyonlar yapılır ve Tayyip beye belli ilaç veya mikroplar enjekte edilir.

Daha sonra bu rahatsızlıkların başka sebepleri olduğu dedikoduları yayılır.

Örneğin o tarihlerde yayınlanmış bir yazı...

http://www.medyafaresi.com/?hid=1534&cid=5

Yalçın Küçük tarafıntan ortaya atılmış bir görüş...

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/5296949.asp?yazarid=10&gid=61

Hürriyet Gazetesi yazarlarından bir yorum...

Demek ki neymiş bu tip bir senaryo geliştirilebilirmiş...

Devam edecek olursak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a karşı girişilebilecek “açık bir suikast” da sorun yaratacaktır.
Başbakanı bedenen ortadan kaldırsalar bile, sonuçları AKP tipi eğilimleri güçlendirmekten başka bir işe yaramayacaktır.
Böylesi bir durumda herkes “muhtemel adresler”i suçlayacaktır.

Bu arada Tayyip Beyde belli arazlar belirmeye başlar, Bu durumun tekrar etmesi ve ağırlaşması başbakanın Cumhurbaşkanlığı için uygun olmadığı tartışmalarına başlanır. Bu durumda gizlice Tayyip Erdoğana panzehir verme teklifleri iletilecektir.
Ecevitin Başbakanlığında yaşadığı sıkıntılı dönemi ve başbakanlıktan sonraki durumlarını inceleyiniz....
Tayyip Erdoğan_4

Koşullar ve kişilikler farklı olsa da geçmişte ortaya çıkan durum manidardır. Adeta “Ecevit’in istifası” üzerine büyük bir medya bombardımanı ile yürütülen kampanya neticesi DSP’de bir “İç Darbe” planlanmıştır. Böylelikle DSP’de belli bir ismin Ecevit’in yerine getirilerek otomatikman başbakan olması da sağlanmak istenmiştir. Ancak Ecevit ve Ecevit’in arkasında duran güçler buna direnmiş, sonuçta uluslar arası bağlantıları olduğu sanılan bir “hizip” DSP’den tasfiye edilmiştir. Onların “Yeni Oluşum”
planları ise hiç tutmamış fakat MHP’nin razı olmasıyla ülke seçime sürüklenerek yeni bir siyasi konjonktür yaratılmıştır.

Fakat unutulmamalı ki, bütün bunların manivelası o dönem için Başbakan Ecevit’in sağlığı üzerine süren tartışmalar olmuştur.

Olaya dair şüpheler o günlerde bizzat DSP’nin yetkili ağızlarınca da dile getirilmiştir.

Tıbbi sorunlarının ağırlaşması Erdoğan’ın bırakın Cumhurbaşkanlığını, başbakanlığını bile tartışma gündemine getirir.

AKP içinden veya dışından bazı “alternatif arayışlara” start verilir. Durum diğer “konjonktürel gelişmeler” le iyice ağırlaştırılır ve “uzlaşma” sağlanana kadar zorlanır

Durum bundan ibaret benimkisi bir teori olayları incelerseniz sizlerde bu sonuçları görebileceksiniz...