Ocak 16, 2005

Deniz akıntıları

Dün ve Bugün Dünyadan toplanan veriler ışığında deniz suyu ile ilgili haberler oldukça fazla...

En son Venedik ve İtalya kıyılarında suların çekildiği bazı kısımlarda teknelerin karaya oturduğu söyleniyor...

Venedik hakkında
bu bilgiler alınmış, henüz görüntü yok ancak yakın zamanda onlarda gelecektir.

Dünya denizlerinde dev su akıntılarıda bulunmakta bunlar arasında Golfstream akıntısı en önemli olanı.
Benim korkum bu akıntınında zayıflamış olması...

Boğazlarda ve ege denizi kıyılarımızda oluşan deniz suyu azalması tamamen denizlerde yer alan akıntıların
azalmasına veya tamamen yok olmaları ile açıklanabilir.
Azalan ve yok olan bu akıntılar deniz suyunun durgunlaşmasına ve kabarma etkisi dediğimiz olayın olmamasına
sebep olur. Akıntılar eğer azalmışsa deniz suyu seviyesi deniz kıyılarında azalmış gibi görünür aslında suda bir azalma
yoktur. Azalan seviyedir. Seviyede yukarıda söylediğim gibi deniz suyu akıntılarının durması ile olur.

Dünyanın birçok yerinde deniz seviyesinde değişiklikler olduğunu geçen haberler geliyor. Eğer söylenenler doğru ise
bilim adamları deniz suyu akıntılarını kontrol etmeleri gerekmekte. Dünya iklim değişimine hazır olmalı
şu andan itibaren sizde takip edin. Tüm denizlerimizde bilinen akıntı yönlerini kontrol edin. Özellikle körfez bölgelerindeki
suyu dikkatli takip edin eski girdap ve akıntı yolları duruyor mu ???

Deniz akıntılarının durması nelere sebep olur...

Rüzgarlar ve fırtınalar denizde yalnızca dalgaların oluşmasına yol açmakla kalmaz, aynı zamanda denizin 100 m derinliğine
kadar inebilen etkileriyle akıntılara da neden olabilir. Muson ya da alize gibi sürekli esen rüzgarlar dünyanın dönmesine de
bağlı olarak, Kuzey Yarıküre’de sağa, Güney Yarıküre’de de sola doğru yol alan akıntılar oluştururlar. Suyun tuzluluk oranı ile
sıcaklığına bağlı olarak deniz suyu yoğunluğunda ortaya çıkan farklılıklar da akıntılara neden olabilir. Bunun sonucunda
Humboldt gibi soğuk ve Gulf Stream gibi sıcak su akıntıları ortaya çıkar ve bunlar çevrelerindeki iklim koşullarını da etkiler.
Akıntılar nedeniyle bir yerden boşalan suyun yerine ya yüzeyden ya da denizin altından karşı akıntıyla yeni su kütleleri gelir
ve böylece deniz suyunda sürekli bir hareket görülür.

Yukarıda söz ettiğim deniz seviyesinin azalması işte bu su kütlelerinin artık hareket etmediğini doğruluyor...

Denizlerde ısı değişlikleri çok ani olur, oksijen ve tuz oranı değişirdi. Bu durum balık ve diğer deniz canlılarının ölümüne neden olurdu.

"23 Temmuz 1958'de okyanus araştırmaları gemisi 'Sivastopol' tam hızla Danimarka Boğazı'ndan geçmekteydi.
Birden gemidekiler inanılmaz bir manzara gördüler: Dalgalar göz alabildiğine bembeyaz olmuştu.
Deniz, milyonlarca balık ölüsü ile kaplanmış bulunuyordu. Balıkların bir sıcaklık farkı sonucu öldükleri anlaşıldı.
Geminin cihazları da şaşılacak sıcaklık farkları kaydetti: örneğin deniz yüzeyinde aralarında bir mil bulunan
iki noktanın sıcaklıkları 7.2 C ve 34 C idi. Bu fark 20-30 m. derinliklere kadar mevcuttu.
Gemi, balık ölüleri arasında bir saatten fazla ilerledi. Felaket, Irminger sıcak su akıntısı ile Grönland'dan
gelen soğuk su akıntısının sınırında meydana gelmişti."

- İklimde anormallikler ortaya çıkardı. Yoğun sisler ve şiddetli yağışların getirdiği seller, ölümcül sonuçlar yaratabilirdi.

"Londra sislerinin en ölümcülü ve unutulmazı Aralık 1952'de meydana geldi. 5 Aralık'ta rüzgarların dinmesiyle sis oluşmaya başladı.
Bundan sonraki 3 gün boyunca sis yoğunlaştı, belli bir zaman sonra görüş mesafesi birkaç metreye kadar indi. T
rafik tamamen durdu ve birçok kaza meydana geldi. Cahil halk, nemle mücadele etmek için gerekenden daha çok miktarda evlerini ısıttı.
Bu da daha çok kömür tozu ve sülfür dioksit üretti-havayı daha fazla zehirledi ve sisin yoğunlaşmasına sebep oldu.
Bu sis ve hava kirliliği yüzünden yalnız Londra bölgesinde toplam olarak 4.000 ölüm gerçekleşti"

- İklimsel engeller oluşurdu. Ilıman bölge bitkileri soğuk alanlara veya tropikal bitkiler mutedil alanlara bugünkü kadar
sokulamaz, tür zenginliği, tarım alanlarının sınırları, dolayısıyla insanların yaşam alanı bu kadar geniş olmazdı.

Sıcak ve soğuk akıntıların karşılaştıkları yerlerde deniz (girdap, dalga) çok değişkendir.
Buralarda oluşan sis de deniz ulaşımında tehlike oluşturur.
Sonuç olarak, sıcak ve soğuk su akıntılarının tam olması gerektiği yerde havayı ısıtması veya serinletmesi
ile insanların dünya üzerindeki yaşam alanlarını genişletmesi, ve diğer canlıların tür çeşitliliğini arttırması sağlanmıştır

Şimdi tüm akıntıların durması ile dünya kendine yeni bir iklim yaratmaya başlayacak...

Bunun etkileri Bugün itibari ile şöyle

Gulfstream akıntısının etkili olduğu bölgelerden
İngiltere yoğun yağış ve fırtına altında...
Kuzay avrupa ve iskoçya aynı şekilde....

Amerikanın Doğu sahilleri büyük tehlike altında Gulfstream akıntısının azalması Kuzey kutup akıntısının bu kıyılara
ulaşması demektir ki buda bir buz devri başlangıçı olur...

Geçen aylarda İngiltere'deki dünyanın bir numaralı meteroloji merkezi Hadley, önümüzdeki 100 yılın hava tahmin raporlarını açıkladı.
Meteoroloji uzmanı Dr. Mathew Collins'e göre, küresel ısınma nedeniyle Türkiye'deki hava sıcaklığı ortalama 6-8 derece artacak.
Türkiye kuraklıkla boğuşan bir ülke haline gelecek. Ani sıcaklık değişimleri yüzünden ilkbahar ve sonbahar mevsimleri ortadan
kalkacak. Dr. Collins tüm bunların nedenini, Golfstream sıcak su akıntısının azalmasına ve küresel ısınmanın artmasına bağlıyor.
İşte İngiliz meteoroloji uzmanının çarpıcı açıklamaları:

Yazın boğucu sıcak
Atlantik Okyanusu'ndaki Golfstream akıntısı, tropikal bölgelerdeki sıcak suları Avrupa'ya doğru taşıyarak bölgenin iklimini
ılımanlaştıracak. Ancak küresel ısınma yüzünden kuzeydeki buzullar eriyerek Atlantik'in sularını soğutacak.
Bu da akıntıyı engelleyecek. Akıntı kesildiğinde Kuzey Avrupa'da soğuklar baş gösterecek. İngiltere'nin kıyı
şeritlerinde sıcaklık 5 derece düşecek. Buna küresel ısınma da eklenince bir dengesizlik yaşanacak.
Beklenmeyen zamanlarda şiddetli soğuk ve sıcak dalgaları meydana gelecek. Mevsimler altüst olacak.
İlkbahar ve sonbaharı tarihe karışacak. Kışın ani soğuk dalgaları, yaz aylarında ise boğucu ani sıcaklar baş gösterecek.

Dünya yeni devrin başlangıçında bu devir çok hızlı bir şekilde olacaktır. Bugün yaşadıklarımızı henüz hiç kimse çıkıp açıklamadı.
Boğazlardaki seviye azalması ilk belirtiler, Türkiyenin Kuzeyi ve Batısı tehlike altında...

Son Tsunami olayı ile Dünyanın dengesi tamamen değişmiş durumda artık geri dönüş mümkün değil...

Dünya artık eski dünya olamıyacak ne yazık ki 2005 yılı çok büyük doğa olaylarına gebe...

Dünyanın yörüngesel hareketleri bu akıntılara bağlı olarak yalpalama hareketi denen bir harekete maruz kalacak ve bunun sonucunda
mağma harekete geçecek...Yalpama hareketi kendi ekseni etrafında dönen dünyanın açısal olarak 5 -10 derece eskeninden kaçmasına
sebep olur... Bunun sonucunda sıvı olan mağma belli noktalardan yeryüzüne fışkıracaktır.
Yakın bir zamanda eski tüm yanardağların faaliyete geçmesi gerekiyor..

Tüm bu olanların dünyanın dengesini bozmak için dünya dışından yapılan bazı elektromagnetik dalgaların sebep olduğunu tahmin ediyorum...
Magnetik dalgaların sonucunda bazı bölgelerdeki doğa olayları durdurulup başlatılabiliyor... örneğin bir deprem kuşağı tetiklenebiliyor.
Bir fırtınanın oluşması sağlanabiliyor. Tsunami dalgaları yaratılabiliyor...

Ben tüm bilgileri bir araya getirirken hatalar yapmış olabilirim ama bunu sizde takip edin eğer yanlış söylüyorsam bunu söyleyin sessiz kalarak
birşey elde edemeyiz..

Yazılanlarını sevdiklerinize ulaştırın bilgilenen insanlar bir baskı yaratarak bazı şeylerin açıklanmalarını sağlayabilirler belki.
Ama inatla bilim adamları herşeyi saklamaya devam edecekler...